11 Aralık 2009

Seni benden alan neydi? Sendeki beni de götürdüğünde ben öylece baktım. Sonra kızdılar tabi peşinden gitmedim diye. Sordular korkuyor muydun? Bunun üstünde düşünmedim değil... Hayır, korku değildi bu; farkındalıktı. Ömrü bitmişti ve ben bir ölü sevici değildim.

Yine de, ömrünün bu kadar kısa olacağını söyleseler inanmazdım. Harbi, seni benden alan neydi?

----------------------------------------------------------------------

Merak etmeyin, bir ilişki bitirdim falan değil. Bitse ilan eder miydim bilmem. Hep duvara konuşuyormuşum gibi hissettiğim şu günlerde (bu blog dahil), sanırım bunun bir önemi yok.

Öte yandan, romantik bir hikaye yazabilirmişim görünüşe bakılırsa. Ya da yukarıdaki örneğe bakarsak, dramatik.

Romantik hikaye yazmak hiç aklıma gelmemişti daha önce. Çok uç şeyler yazmaya çalıştım ya da yazdım; ancak romantik değil. Bu neyi açıklıyor ya da hangi gerçeği açığa vuruyor?

----------------------------------------------------------------------

Cidden yalan söylemeyen birileri var mı acaba? Sanmıyorum. Bir insanın hayatı boyunca yalan söylememiş olması için iki ayrı durum olabilir: Ya hiç yalan söylemesini gerektirecek durumlar içinde olmadı (ki bu imkansız gibi bir şey), ya da arkadaş daha birkaç aylık.

Neyse işte. Haden.

0 yorum: