Uzun uzun beklerdik bir şeylerin oluvermesini. An geldiğindeyse öyle yorardık ki kendimizi bir şeyler yapacağım diye, tatile ihtiyaç duyardık her seferinde. Tatil, tatil ve tatil. Gerçeği olmazdı asla, hep yapay tatiller. Çünkü bilmezdik aslında tatil işin gücün değil kendi kişiliğinin yoruculuğundan ayrı geçirilen vakittir. Yorardı öyle yapamayınca; sonra ancak olmadık zamanlarda, saniyelere sığdırırdık rahatlamaları ve güzel olurdu.
Neyin ne katacağını ve neyi götüreceğini kestiremiyor. Ne zaman sonra ki diyorsun aklın anca kavradığında "Bu, böyleymiş meğer" ve diliyorsun keşke daha fazlasını kaydetseymişsin hafızaya. Ardına koyduğun yıllar sırtını dayadığın o geniş duvar daha sağlam ve daha bir seninle boyalı olurdu belki.
Gün ki geçsin diye beklediğinde bir yıl oluyor. Her gün bir yıl yaşamak fantastik olurdu. 3 aylık bir ömür.
Akıl oyunları diyorum. Bizi eğlendiren hep beynimizdi. Zevk almasını bilen kıvrımlar bütünü, renkli makarna. Kapı gıcırtısına bile oynayıp eğlenen insan beyni: Pastavilla. Eğlence anlayışı pek çeşitli. Bedenini kullanması seven insanların eğlencesi ile oturduğu yerde duyularını tatmin edenlerinki aslında temelde, katıkları ve tatminleri bir yana, aynı eğlence. Aklın eğlenceyi yorumlayışı önemli.
Amaç olmadan çeviri olmuyordu ya; zevkine hiçbir zaman durduk yere çeviri yapılmıyor. Eee? Napcaz o zaman?
Sadece annen sana ters ise, babansındır. Sadece baban sana ters ise, annensindir. İkisi de ters ise bir gen testi yaptırsan iyi olur. Keh küh koh kah. Bir ara böyle salak bir şey yazmışım defterlerin birine.
O olsa, e bu da olsa, şu eksik kalmaz mıydı?
Eski bir dosttan bilgelik dersleri:
-Güzelliği fark ettiğinde ilk iş günün birinde yiteceğini düşünmek, sağlıklı bir yaklaşım değildir.
-Bir başkasını düşünerek geçirmek akıl saatlerini, pek akıl kârı değildir.
-Sıkıntı içinde olmak ya da öyle görünmek, büyüklük değildir.
-Hep neşeli olmak bir suç değildir; belki saçmalıktır.
-Kediden bile anlarsın; keyif almaya bakmak boş zamanların uğraşı değildir.
-İnsanları tuhaflıklarına rağmen kabul etmektir; insani sevgi.
-İnsanları tuhaflıkları ile birlikte kabul etmektir; çağdaşlık.
-Madem sıfırdan yapamıyorsun; bari reprodüksiyon yap.
Bir zamanlar genelleme yapmayı ne kadar da severmişim. Heh heh.
07 Temmuz 2009
Gönderen Gorgi zaman: Salı, Temmuz 07, 2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder