Kapalı televizyon hiç açılmadı ki
Ben seyrediyorum;
Siyah aynadaki belli belirsiz
Tanıdık insan bakışlarını.
İçimde yazılası bir şey var. Ama bilmiyorum nedir o. Parmaklarımı salsam gitseler, çıkartabilir miyim dersin, Kişi?
---------------------------------------------------------------------------------------------
Bir de gocunma hissi. Ondan eminim. Neye gocunma dersen, şudur diye parmağımla gösteremem ki. Hem parmakla göstermek hoş değildir. Hoşuma da gitmez hani. Kendi bulsun karşıdaki isterim, ipuçlarımı takip etsin, aklını çalıştırsın, ben leb dediğimde o leblebi anlasın, ben ne düşündüğümün farkına yeni varmışken o çoktan bilmiş olsun. Hem parmakla göstermek çocukların yapacağı bir şeydir. Ben geçmedim mi o hallerimi? Çocuk olsaydım herhalde eğlenebiliyor, şen şen dolaşıyor olurdum. Yapamıyorum ya. Kırbaçlıyor zaten bir fırsat yapabildiğim olsa. Tadım kaçıyor.
Armut piş ağzıma düş desen, kolay mı öyle desen, kim ya da ne seni anlar ya da anlamak ister, sen anladın mı anlayabildin mi desen; sus artık derim. Neyedir gocunman desen yine, şudur derim bu sefer ama tek parmağım kalkmaz, onbeş tanesi kalkar ve gökyüzüne dönüktür son anlık bir kararsızlıkla yaptığım hamleden ötürü. Ama birisi kırılır o an, ses benden gelir ama; parmak bana dönüktür. Tüh derim, yakayı ele verdim sanırım.
Yeter derim, aldırma. Yürü, Mete; Yenibaştan!
--------------------------------------------------------------------------------------------
Sabah vakti, Günfer Hanım'ın örttüğü ama kapatmadığı yatak odamın kapısı güçlü bir şekilde itilerek açıldı. Güçlü bir şekilde diyorum çünkü kapı duvara tak diye çarptı, ki zaten beni uyandıran da o sesti. Ben ne oluyor falan diye şaşkınlıkla kapıya bakarken ne olduğunu, laminatların üstünde çit çit çit diye çitleyen pati seslerinden çıkardım. Zaten birkaç saniye içinde hop diye yatağa tırmanan bir ağırlık ve ayağıma konan bir kedi kafası ile Fıstık Hanım'ın güzellik uykusuna benim yanımda devam etmeye karar vermiş olduğunu anladım. İyi de, bari kapıyı çarpmasaydınız Fıstık Hanım.
--------------------------------------------------------------------------------------------
Rüyamda yine yüksek binalar arasındaydım, her yer ıssızdı ve birileri beni izlediklerini fısıldıyordu. Yalan.
--------------------------------------------------------------------------------------------
Uzunca bir süre koruyucu bir meleğimin olduğuna inanıyordum. Bu inancımın sebebi ise pek çok kere birçok kazayı ve ölümcül hatayı kıl paylarıyla atlatıyor olmamdı. Bir dönem bana hiçbir şey olmayacağını, hep bir şekilde sıyrılacağımı bile düşünüyordum. Şimdi desem münasip bir yerimle gülerim.
Ya da belki gerçekten öyledir de o melek biyolojik konularda beceriksizdir.
---------------------------------------------------------------------------------------------
İçimdekini atabildiğimi sanmıyorum. O huzursuzuk hâlâ varlığını sürdürüyor.
En iyisi gitmek.
HADEN!
09 Ocak 2010
Gönderen Gorgi zaman: Cumartesi, Ocak 09, 2010
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK FINDIK FISTIK
Yorum Gönder