06 Ağustos 2009




Bana bak Kişi, Kişiliğini bil!

Bunu bir sataşma olarak görme dilerim. Diyeceğim o ki, ne isen osundur. Belki de sana uygun olmayan kendi nezdinde nispeten fiyakalı saydığın gelecek olasılıklarına ulaşmaya çalışmanın manası yok. Önce bir sor lütfen, bunu gerçekten istiyor musun?

Tabi, zamana yayılı çoklu benlikler açısından bakarsak, şimdiki benin istemediği bir şey için gelecek benlerin yolunu tıkaması şımarık bir çocuğun yapacağı türden bir bencilliktir... Hmm... Aslında şu çoklu benlik fikrini uygulamaktan vazgeçmeliyim. Biraz kısır bir bakış açısı...

Yani, düşünsene, bu bakış açısına göre benim her an iğne üstünde durmam gerek. Ya da tamamen boşvermem. Ki bu da kendi içinde bir paradoks aratıyor. Aman, neyse...

Koca evde tırnak makası bulamadım, bu da sana benim fikir kalabalığımdan tenefüs olsun. Tırnakların biraz uzunken klavye kullanmak zorlaşıyor. Evet.

İstekler demişken. Şu geçen hayatım boyunca isteklerimi dizginlemek benim kendime vurduğum ketlerin en büyüklerindendi. Maddi olarak istediğim hey şeye ulaşabiliyor olmak bende bir zıvanadan çıkıp maddiyatta kaybolma korkusu yaratmıştır; bu bakımdan bir şeyi istediğimi dile getirmeden önce hep uzun uzun düşünürdüm buna gerçekten ihtiyacım olup olmadığını. İsteklerimde sorumlu ve gerçekçi bir çocuk olmalıydım. Alabiliyor olmam, almam gerektiği anlamına gelmiyordu.

Bu, duygusal ve pratik isteklerime de yansıdı elbette. Biraz olumsuz bir yansımaydı gerçi. Bu dallarda doğrusu maddi konularda olduğu kadar şanslı değildim. Bu yüzden iradi bir kendini kontrolden bahsedersem, seni kandırmış olurum. Seçim sırf bana ait değildi; seçimlerimi zorlayan, beni yönlendiren ya da geri sindiren koşullar vardı. Oldukça sinir bozucu, yönlendirilmek. Sanırım kendime dair konularda biraz kontrol manyaklığına sahibim. Fakat bu kendimi tutmalarım bende eksikliklere sebep oldu. Şimdilerde bu konularda etkin bi şekilde etraflıca düşünebildiğimi sanmıyorum.

Yazıyı nereye getireceğim: Kişiye, kişiliğini bilmesini söylüyorum. İstediğini söyle. Geleceğe dair istekler ve planlar belki işine gelmiyor ve bu konuda adımlar atmaktan korkuyorsun. Fakat şimdinin günahı ne? Şu anda ne istiyorsan söylemelisin. İstediğin için suçlu olamazsın ya?

Yine de bir düşün derim... (Argh! Kısır döngü.)

Çok uzatmış olabilirim. Çok kişisel bulmuş da olabilirim.

Bana ne ya, onu da gelecekteki Ben düşünsün.

Akşama belki görüşürüz.

Haden.

Resmi nereden almıştım ya... Hatırlamıyorum. Yazık. Salak geçmiş ben. Aha, al sana benlik karmaşası.

0 yorum: