10 Haziran 2009

Alakasız andır
Adım adım yürürkene
Ansızın fokurdanır,
Bir ihtiyaca düşersin
Etrafa bakınır,
Birisini ararsın.
Bu, sevgi sıkışmasıdır;
Yalnızsındır,
Ağaçlara sarılırsın.

Geçmez mi napsan da
Yudum yudum kahvelerde
Dudakların geriliverir
Bir ihtiyaç duyarsın
Etrafa bakınırsın.
Gülecek bir yüz ararsın.
Bu, sevgi sıkışmasıdır;
Tüm gözler kaçıverir,
Duvarlara sırıtırsın.

Sonra bir gece otobüsünde
Seçebildiğin tanıdık yollarda
Hani o eski hikaye canlanıverir
Hemen bir ihtiyaç olur
Etrafa bakınırsın.
Anlatacak bir baş ararsın
Bu, sevgi sıkışmasıdır;
Herkes inmiştir,
Koltuklara konuşursun.

Nefes almak gibi zorunlu
Rüzgardan başka doku
Egzozdan farklı koku
İhtiyaçtır n'aparsın;
Koklayacak yumuşak bir baş ararsın
Bu, sevgi sıkışmasıdır;
Burnun kaşınır,
Ciğerlerinden hapşırırsın.

Ne dersin, belki delilik,
Belki de kimsesizlik
İçinde ur olmuş
Sevdan elinde patlar
Aydınlık pencerelere bakarsın
Bir sıkıntı duyarsın
Miden guruldar
İşte bu belki sevgi,
belki de gaz sıkışmasıdır.

--------------------------------------------

Bu şiirimsiye bir not düşmek istiyorum. Aslında eski sayılır, yaklaşık 3 senelik falan. Fakat ilk yazdığımda sadece ilk kısımdan oluşuyordu. Fikir hoşuma gittiğinden biraz bekletmeye karar verdim ve zamanla diğer kısımları yazıldı. Son kısım konusunda tam rahat sayılmam, o kadar yazdıktan sonra şiirimsiyi böyle bitirmek biraz kötü hissettiriyor. Fakat o zamanki ben'e ve onun muzurluğuna duyduğum saygı ve sevgiden ötürü dokunmadım.

Ne zamandır buraya koymayı düşünüyordum. Bu güne kadar bekledi. Fakat yayınladıktan sonra biraz kötü hissetmedim değil; etrafımda kendi bencil "sevgi" işlerimi çocukça ilan edişimi yersiz, gereksiz ve kaba kılacak başka daha ciddi ve hüzünlü olaylar dönüyor. Bilmiyorum, belki de fazla hassas davranıyorum.

Belki de güldürmüşümdür.



Ar by bogdantzigan @ DeviantArt

0 yorum: