07 Haziran 2009

100. Gün

"Bu, bu blogun yüzüncü kaydı. Ne mutlu..."

Demek isterdim. Şöyle ki bunun 100. kayıt olduğu bir gerçektir. Fakat mutluluğu tartışılır. Bu blogu günlük olarak kullanmayacağımı söylemiştim bir yerde. Fakat bu, karışık bir gün.

Tanışmadığım bir insanı kaybettim. Tanışsaydım, eminim çok şey kazanırdım. Ilgın'ın anneannesi, ki ismini bile bilmiyorum, bugün haftalardır yattığı yerden kalktı; fakat ne onun kalkışını ne de yükselip Ege Üniversitesi kalp ve damar binasının çatısını geçerek uçuşunu kimse görmedi. Geride bıraktıkları ise haklı olarak ona doyamamış ıslak yanaklı sevdikleriydi.

Bu gece dolunay, sanki o kişinin sevdiklerini daha net görmesi için her zamankinden daha büyük ve daha parlak.

Üzüntülü zamanlarda sözlerin aklımdan kaçtığını söylemiştim ya, haklıydım. Fakat sözlerin yanı sıra insan bedeniyle de ne yapacağını bilemiyor.

Bu kısa yazıyı, o kişiye, geride bıraktığı ağlayan tatlı kıza, güçlü aileye ve dostlara adıyorum.

Ayrıca onlara teşekkür edin, bu sayede zihin akışı yapmamdan yırtmış bulunuyorsunuz.

0 yorum: