09 Mayıs 2009

Yarılmış bedenimden cismen ne çıktığını doktorlar araştırırken, ben içeriden başka şeylerin de çıktığını biliyorum: Şu bana dayanılmaz ağrılar yaşatan hava boşluklarının yerinde bir şeyler vardı. Aslında cevap, göbeğimde sırıtan yarada yatıyor. Sırıtan. Deli gibi. Delilik. Aradan kaçıp giderken geride, kurbanında izini bıraktı.

Bir süreliğine eski adetlere geri dönmeli, belki de o boşlukları doldurmalı. Fakat bu yeni bir delilik olmalı. Ben kahkahalarımı atarken, yaratıcılığımı körüklemenin tam vakti gibi geliyor bu an be an değişen zamanlar.

Oturaklı bir insan olmaya zorlandığım şu sıralarda kendimi yazmaya verdim dersem yalan olmaz, fakat ola ki bir akıllı gelir de "Ne tür bir yazı bu?" diye sorarsa hemen oracıkta yere yatırıp üstüne sıçmanın, ki bu sorusunun tam da yerine rast geldiğinin bir belirtisidir, ardından siz sevgili okuyucularıma, ki sessizliğiniz bana kendi kalp atışlarımı hatırlatıyor, tamamen dürüst olmak adına yarı kendime kızar yarı bu durumdan hoşnut olarak bu yazmanın internetten güzel bir (evet, bir) ve birkaç daha az fakat kendi çaplarında yine de güzel insanla yazışmak olduğunu itiraf ederim. Hareketlerimde bir tereddüt belirtisi bile göremezsiniz. Hayır.

Bir an önce kendi yazı işleri müdürlüğüme ve bizzat yazan kölelik makamıma geri dönmek, belki de şu aklımın yumuşak bir iran kedisi tüyü yumağına (aa, çok yumuşak oluyor) dönüp havada süzüldüğü şu günlerde beni kendime getirir.

Planlanmamış hizmet dışı kalma süremin ne kadar olduğunu sorma, öğrenemezsin.

0 yorum: