31 Mayıs 2007

şık mıkık?

Nedir bu her seferinde kendi kendine verilen sözler? Tutamacağın kesin bir kere. Sadece anlık tadaviler. Bunun son olduğu avuntusuyla uyursun gece vakti, daha nicelerinin geleceğinden haberdar aslında.

kıl kanat

Bir kol mesafesinde gizli küçük aydınlıklar. Kapkara sayfalar arasındaki anlamlı sözcükler. Uzanmak gerek pek tabii ki; fakat... Pas geçmeden edemiyor kişi, sonu yok ki bunun. Ne fırsatlar fosillenmeye bırakılmış sıralı tahtlarında. Ben ki tembel arkeolog, boş dakikalarımla kafayı bulmuş. Bilginin varlığından haberdar kendisinden yoksun. Sustum gitti işte, böylesi sanki daha huzurlu. Fakat tatminkâr değil...

breh

Aslında salıvereceksin kendini, pervasızca tecrübe edeceksin. Ta ki artık etkilenmeyecek hale gelene kadar. Fakat galiba herkes bunu yapıyor. Bu benim yapmamam gerektiği anlamına gelmiyor mu? Madem öyle, sıkıntı içinde olmaktan neden bu kadar şikayetçisin. Madem kendi yolunda olmayı bu kadar istiyorsun, neden diğer yaşam biçimlerini izleyip onlardan parçaları kendine istiyorsun? Benim kendi parçalarımı yaratmam gerekmiyor mu? Ve yine çelişkili fikirler ortak hikayelerde buluşur...

Actually, you should let yourself go, experience everything, fearlessly. Until you become invulnerabe. But, it seems everyone is doing this. Does this mean I shouldn't do it? Then, why are you so annoyed to be in difficulty. Since you desire to make a difference, then why do you keep on observing other's lives and want some of them for yourself. You are not a collector! Shouldn't I try to create my own pieces of live?And then again paradoxical ideas come together in common stories...